Trump’ın destekçilerinden Musk’a ‘sansür’ suçlaması

Elon Musk’ın H-1B Vizelerine Destek Verme Tartışmaları

ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın göreve başlamasından sonra Vivek Ramaswamy ile iş insanı Elon Musk’ı Hükümet Verimliliği Bakanlığı (DOGE) görevine getireceği söylentileri, Trump destekçilerinin ciddi tartışmalarına yol açtı. Musk’ın H-1B vizelerine verdiği destek, bazı eleştirmenler tarafından sansür olarak yorumlandı.

Özellikle Silikon Vadisi girişimcilerinden Sriram Krishnan’ın Trump’ın yapay zeka politika danışmanı olarak atanacağının duyurulmasının ardından, Krishnan’ın ABD’deki yeşil kart sınırlamalarının kaldırılması gerektiğini savunması büyük tartışmalara neden oldu. Trump’a destek veren muhafazakar sosyal medya figürü Laura Loomer, Krishnan’ı göreve aday gösterilmesini ‘endişe verici’ olarak tanımladı. Ramaswamy ve Musk da yaptıkları paylaşımlarda, H-1B vizelerinin ABD’nin geleceği için hayati öneme sahip olduğunu vurguladılar ve Amerikan kültürünün bilim ve mühendislik kariyerlerini teşvik etmediğini belirttiler.

Doğrulama Rozetleri Kayboldu

Axios’un haberine göre, Musk’ın ABD’de yetenekli mühendislerin çok az olduğunu söylemesi ve en iyi yeteneklerin işe alınması gerektiğini söylemesi eleştirilere neden oldu. Eleştirenler, bu yorumlarının ardından X’te sansüre uğradıklarını iddia ettiler. Laura Loomer, Gavin Wax ve Owen Shroyer gibi isimler, H-1B vizelerine yönelik eleştirileri sonrasında X platformunda doğrulama rozetlerinin kaybolduğunu belirttiler.

Musk veya X platformu, söz konusu tartışmalarla ilgili resmi bir açıklama yapmamıştır.

AB ile Musk Arasındaki Sansür Tartışması

Elon Musk, geçmişte Avrupa Birliği’nin konuşmaları sansürlememesi karşılığında ceza almayı kabul etmediğini iddia etmiş, bu iddialar AB tarafından yalanlanmıştı. AB Komisyonu’nun İç Pazardan Sorumlu Üyesi Thierry Breton, Musk’ın iddialarını yalanlayarak herhangi bir gizli anlaşmanın olmadığını belirtmişti.

AB Komisyonu, X platformuna yönelik bir soruşturmanın sonucunda şirketin Dijital Hizmetler Yasası’nı ihlal ettiği yönünde ön bulgular bulunduğunu açıklamıştı. X platformuna yüzde 6’ya varan para cezaları ve düzeltici önlemler uygulanabileceği bildirilmişti.

Musk, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalarda AB Komisyonu’nun yasadışı bir gizli anlaşma teklif ettiğini iddia etmiş ve X’in bu teklifi kabul etmediğini belirtmişti.

(DIŞ HABERLER SERVİSİ)

Related Posts

Dışişleri Bakanı Fidan Sırbistan Devlet Bakanı Zukorlic ile görüştü

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan resmi ziyarette bulunduğu Belgrad’da; Uzlaşma, Bölgesel İş Birliği ve Sosyal İstikrardan sorumlu Devlet Bakanı, Adalet ve Uzlaşma Partisi Genel Başkanı Usame Zukorlic ile bir araya geldi.

‘Açın kombileri’ diye bağıran AKP’li trollden yüzsüz bir savunma

Türkiye’nin doğal gaz patronu olduğunu iddia edip seçimlerden önce ‘Açın kombileri’ diye video çeken AKP’li Abdurrahman Uzun’dan 5 yıl sonra itiraf geldi.

İSKİ kaçak inşaatlara son uyarıyı yaptı

İSKİ’nin, Sazlıbosna’da içme suyu havzasındaki kaçak konutlar için verdiği süre doluyor. Yıkım kararının şantiyelere asılmasıyla birlikte çalışmalar yavaşladı.

Düğün konvoyu yolu kesti: Ambulans şoförü “İnsan hayatına mahal oluyorsunuz şuan yolu açar mısınız?” diyerek isyan etti

Ankara’da ambulansa yol vermeyen düğün konvoyundaki sürücülere ceza kesilirken, o anlar cep telefonu kamerasıyla görüntülendi.

İngiliz medyasından dikkat çeken analiz: Erdoğan, Türkiye’yi yeniden dünyanın merkezine yerleştiriyor

ABD’nin küresel liderlikten çekildiği bir dönemde Avrupa, güvenlikte Türkiye’ye daha fazla ihtiyaç duyuyor. İngiliz The Telegraph’ta yer alan analizde de Avrupa’nın Türkiye’ye duyduğu ihtiyaç ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kurduğu güç dengesine yer verildi. Analizde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde hem askeri hem diplomatik gücüyle öne çıkan Türkiye, yeniden dünyanın merkezine yerleştiğine vurgu yapıldı. Öte yandan analizde Türkiye’nin, Avrupa’nın güvenliği için vazgeçilmez hale geldiğine de dikkat çekildi.

Uzmanlar Çin’in ‘ölüm anahtarını’ keşfetti: Pekin reddeti, ancak hiçbir planda yok!

Olası bir dünya savaşı senaryosunda Çin’in Batı’nın enerji altyapısını çökertme kapasitesine sahip olabileceği öne sürüldü. Çin menşeli güç dönüştürücülerde plan dışı iletişim cihazları bulunduğu iddiası, enerji sistemlerine sızma ihtimalini gündeme getirdi. ABD ve İngiltere’de yetkililer alarma geçerken, Pekin suçlamaları reddetti.